Çatlak bir ayna en son içinizi korkuyla doldurduğunda kaç yaşındaydınız? Bir orman artık cadılar ve kurtları çağrıştırmıyor mu? Uzun yıllar boyunca okumamış olsak bile, masallar ruhumuza çok özel bir şekilde yer bırakırlar. Modern masalın babası Charles Perrault tam 322 yıl önce aramızdan ayrıldı. Bu size çok fazla anlam ifade eden bir tarih ya da bir isim olmayabilir. Ancak bu adamın kolektif hayal gücümüze yaptığı etki, 1703’teki ölümünden bu yana hiç azalmadı.
Masalların Babası Charles Perrault ve Paris Edebiyatı
Grimm Kardeşler gibi daha çok duyulmuş yazarlarla birlikte, en sevdiğiniz çocukluk masallarınızın çoğu için Charles Perrault’a teşekkür edebilirsiniz. Özünde bir yıkıcı ve 14. Louis’in sarayının bir eleştirmeni olan Charles Perrault, popüler sözlü masalları zamanın sisleri arasında kaybolmaktan kurtarmış ve 17. yüzyılın sonunda yayınlanan ince bir masal kitabında ölümsüzleştirmiştir.
Charles Perrault, bu kitap sayesinde büyük bir başarı kazanmış ve Paris edebiyat çevrelerinde tanınan bir figür haline gelmişti. Perrault’nun kitabını okumamış olsanız bile, Kırmızı Başlıklı Kız’dan korkunç kurda, korsan Mavi Sakal’dan Külkedisi’ne kadar pek çok karakteriyle daha önce tanıştınız.

1. Çizmeli Kedi
Çizmeli Kedi, Charles Perrault’un imza masalı olabilir. Çizmeli Kedi, fakir bir değirmencinin oğlu olan sahibinin büyük bir servet kazanmasına ve gerçek bir prensesle evlenerek sosyal statü atlamasına yardımcı olan bir kedinin hikayesidir. Sahibinden sadece bir çift çizme ister ve karşılığında bolca hileyle ona dünyaları verir. İmza masalı olabilir dedim çünkü Charles Perrault, 14. Louis’in sarayındaki koşullara açık bir gönderme yapmıştır. Bazı şeyler sadece aristokrasi için vardır ve hayat diğerlerine karşı adil değildir.
Zenginler ve soylular ayrıcalıklarının tadını çıkarırken, yetenekli hizmetkârları kartlarını doğru oynarlarsa pastanın bir kısmından yiyebilirler. Bu da efendilerinin dilinden konuşmayı öğrenmeleri gerektiği anlamına gelir. Perrault’un hayatı da birçok noktada fakir değirmencinin oğlunun sosyal yükselişine benzer. Onun da büyülü bir yardımcısı vardı, o da krala yalakalık yapıyordu, o da saraydaki konumuna ulaşmak ve onu güçlendirmek için her türlü oyunu oynuyordu. Ta ki güzel bir prensesle evlenene kadar. Charles Perrault, hizmetçilerin aslında dünyayı yönettiği fakat bir tür eşya gibi muamele gördükleri toplumu çok güzel özetlemiştir.
2. Uyuyan Güzel
Uyuyan Güzel masalını duymayanımız yoktur. Filmlere, müziklere ilham olmakla kalmayıp internet meme kültürünün de bir parçası haline gelen masalımız hala oldukça popüler. Meraklı prensesimiz parmağını bir çıkrığa sokar ve 100 yıllık bir uykuya dalar. Yakışıklı bir prensin öpücüğüyle gözlerini açar. Uyuyan güzelimizle yakışıklı prensimiz evlenirler. Ardından Dawn ve Day adında iki çocukları olur. Bir dev olan kayınvalidesiyle yaşayan prenses, çocuklarıyla birlikte akşam yemeği olmaktan son anda kurtulur. Prenses, seçimler yaparak özgür iradesini kullanmaz ve kaderine boyun eğer. Konusunu ve verdiği mesajı bugün tartışsak da hayal gücümüzü genişlettiği kesin.
3. Sindirella
Charles Perrault, Sindirella’ya ünlü cam ayakkabılar, balkabağından yapılmış bir araba ve affetme erdemi vermiştir. Tüm ev işlerini yapmaya ve paçavralar giymeye zorlanmasına rağmen Sindirella, neşeli bir mizaca sahiptir. Üvey kız kardeşleri baloya gitmek için onu bırakıp çıktıklarında ağlar. Bunun üzerine iyilik perisi gelir. Elbisesini yeniler ve sihirli bir bal kabağıyla baloya gitmesine izin verir. Külkedisi spot ışıkları altında geçirdiği zamanı iyi kullanır ve nezaketiyle prensin kalbini kazanır. Prensle evlendikten sonra hak ettikleri gibi kız kardeşlerini cezalandırmaz. Hatta onların da evlenmelerine yardımcı olur.
Onun versiyonunda, üvey kız kardeşleri sonunda Sindirella ile birlikte evlendiler ve hepsi de çok güzeldi… Eğer bu masal sizin hatırladığınızdan farklıysa, muhtemelen Disney’e teşekkür etmelisiniz.
Peki, En İyi Masal Kitapları Arasında Neden Gösteriliyor?
Çocukluğumuzun masallarının yazarı Charles Perrault ve zihnimize yer edinmiş masal kahramanlarını inceledik. Peki, bu masallar neden zihnimizde bu kadar kalıcı ve en iyi masal kitapları arasında gösteriliyor diye merak etmiş olabilirsiniz. Masalların kalıcılığı konusunda pek çok teori var. Kimileri masalların gömülü dürtülerimize ve en derin korkularımıza dokunduğunu öne sürerken, kimileri de çocuklara ve toplumun geneline doğruyu yanlıştan ayırmayı öğretme metodu olarak görüyor. Masallar, gerçek dünyayı ve gerçek insanları alıp onlara fantastik bir dokunuş katıyor. Sayılar, renkler ve gündelik nesneler mistik güçler kazanıyor. Üçler ve yediler şans ve sihir getirirken, parlak kırmızı elmalar kafamızda tehlikeyle eş anlamlı hale geliyor.
Gizli anlamları ne olursa olsun masal anlatıcılarının, aktörlerin, ressamların ve yazarların hayal güçlerini ne kadar büyülediklerini açıkça görebiliyoruz. Bir masal kitabı nerede yaşarsa yaşasın bir çocuğun sahip olacağı ilk şeylerden biri. Ortak kültürel mirasımızın dünyasına bir geçiş kapısı gibi. Peki, sizin ilk masal kitabınız hangisiydi?
Simeranya’daki bu ilk içeriğimde en iyi masal kitapları denilince akla gelmesi gereken en önemli isimlerden biri olan Charles Perrault’tan bahsettikten sonra daha çok içerikte görüşmek üzere, yorumlarda buluşalım.
İlginizi çekebilir: Kitap Okuma Alışkanlığı Nasıl Kazanılır?