Tabii orijinal dizisi Gassal, Ölünce Beni Kim Yıkayacak sloganıyla gündeme afili bir giriş yaptı. Tabii orijinal yapımları zaten takip ediyorum. Selçuk Aydemir’i yönetmen olarak, Ahmet Kural’ı da başrol olarak görünce elbette hemen diziye başladım, başladığım gibi de ilk 10 bölümü bitirdim. Sürükleyici, orijinal, düşündürücü, sorgulatıcı bir yapım. Dizilerin de bir amacı olabilir, diziler de insana bir şeyler düşündürebilir, gerçekten bu da kitap yazmak gibi bir sanattır fikrini Türk televizyon tarihinde hissettiriyor. Gerçi bu da televizyonda değil, neyse zaten televizyonun amacı bir şeyler yutturmak. İlk olarak dizinin sloganına, reklam kampanyasına dolayısıyla buna gelen tepkilere kısaca değineceğim, sonrasında inceleme, çözümleme, anlamlandırma kısmına geçeceğiz.
Gassal izlemek isteyenler için ilk bölümün linkini de bırakacağım fakat önce okuyunuz.

Ölünce Beni Kim Yıkayacak
Ölüm hepimizin hayatının gerçeği, şimdiye dek ölmeyen veya ölmeyecek olan biri gelmedi dünyaya yani esasen çok alışkınız bu duruma. Doğmak kadar, yaşamak kadar, nefes almak kadar ölmek de normal. Dünyadan başka bir şeyi olmayan, dünyadan başka bir yere sırtını dayamayan insan bu gerçekle yüzleşmek istemiyor. Dönümlerce arazi var kabristan olan, binlerce camimiz var hepsinin girişinde -değilse avlusunda- teneşir var. Yakınlarımızdan bazıları şimdi hayatta değil. Şuraya varmaya çalışıyorum, sizce ölümü bize Ölünce Beni Kim Yıkayacak afişi mi hatırlattı? Ondan mı bu kadar tepki gösterdik? Hiç sanmıyorum, ölüm her yerde kol geziyor, içimizde bile…
Yine de ölümü yerinde görmek, yani kabristanda veya teneşirde görmek bizim ona uzak bakabilmemizi sağlıyor. Söz konusu olan, ölünce beni kim yıkayacak söylemiyken, ölüm cepte mesele yıkanma kısmına geçiyor, insan burada ölünün yerine kendisini koyuyor. Haliyle bu da derdi gücü dünya olanın zoruna gidiyor. Garipsemiyorum, yadırgamıyorum da yanlış anlaşılmasın sakın. Efendimiz -aleyhissalatuvesselam- ağızların tadını kaçıran ölümü sıkça anınız diyor. Demek oluyor ki insanların ağzının tadının kaçması normal, niçin yadırgayalım?
Zaten zor, zaten kötü günlerden geçiyoruz niye insanlara bir de ölümü hatırlatıyorsunuz? Bu hakikatle niçin insanları karşılaştırıyorsunuz sorusuna da dizide cevap var aslında. Detay vermeyeyim henüz çok yeni izlemeyenler kızmasın.
Gassal Dizisi Yorum
Başrolümüz, işini hakkıyla yapan bir Gassal yani ölü yıkayıcı. Ölünce her ona getirileni, layığıyla yıkarken, son yolculuğuna insanları en olması gerektiği şekilde uğurlarken sıra kendisine geldiğinde nasıl olacak diye aklına takılıyor. İşte meselemiz de tamamen bu, gassalsiniz, ölünce sizi kim yıkayacak? Doğru mu yapacaklar, özenecekler mi? Peki insan bunu neden düşünür, neden yaşamına değil de ölümüne takılır, işte dizimizin olayı da bu zaten.
Hayatın tek acı gerçeği ölüm değil. Dizide de bu gerçek gözardı edilmemiş, ölümün dışındaki acı gerçeklere de değinmişler. Hem de en zor olanlarına bile değinmişler, oyunculuklar deseniz kusursuz. Yani duyguyu en derinden hissediyorsunuz fakat şarkılar yersiz olmuş. Bazı bölümlerde yerine gibi olmuş ama tam duyguya kendinizi kaptırırken, müzik giriyor. Yani kendi kapılacağınız duyguya değil, müziğin duygusuna kapılıyorsunuz. Yani dizide boşluk bırakmamışlar, yoğun bir duygu akışı sonrası hemen müzik giriyor, halbuki girmese biz duyguyu kendimiz ayrıca hissedeceğiz.
Müzik konusu dışında dizinin eleştireceğim bir yanı yok. Diğer kısımları eleştirmeye gerek olduğunu düşünmüyorum. Çok başarılı bir yapım olmuş demekten de kendimi alamıyorum. Diyaloglar çok önce düşünülmüş, çatışmalar da öyle. Başrolümüz Baki’nin kendisiyle çatışması, toplumla çatışması, ölümüyle çatışması. Her birini net bir şekilde ama sıkılmadan görmek mümkün.
Siz de Gassas dizisi yorumlarınızı aşağıda belirtin, değerlendirmeyi hep birlikte yapalım!
Gassal Dizisi Karakterleri
Dizideki karakterleri kısaca tanıyalım:
- Ahmet Kural: Gassal Baki
- Sibel Aytan: Hemşire Elif
- Muharrem Türkseven: Baki’nin arkadaşı Ahmet
- Ezgi Özyürekoğlu: Ahmet’in Eşi Neslihan
- Serkan Ercan: Cenaze Aracı Şoförü Nazım
- Ferhan Vural: Gassal Çırağı Nadir
- Şahin Kendirci: Her bölüm şarkı söyleyen arkadaş
- Mehmet Güzel: Merdan
Bir de yayında, yapımda emeği geçenlere bakalım:
- Yönetmen: Selçuk Aydemir
- Senaryo: Sümeyye Karaaslan
- Yapımcı: Şeyma Eraz Çelik
- Kurgu: Ahmet Teke
Gassal İzlenir mi?
Bölümler kısa, anlam derin dolayısıyla ben kesinlikle tavsiye ediyorum. Denemek isterseniz Gassal 1. Bölüm İzle:
Ölünce Beni Kim Yıkayacak?
Bu soru beni etkiledi doğrusu, yine kimin yıkayacağını umursamıyorum fakat etkiledi. Daha çok etkileyen şey ise dizinin 10. bölümünde geçen bir diyalogdaki bir cümle. Yalnızca bu cümle için değil 10 bölüm, 30 bölüm de izlerdim. Merakta bırakmayayım bu cümleyi yazayım:
Kimsenin mutsuzluğunu küçümseme, kendi hüznünü de büyütme.
Esasen size çok kıymetli gelmeyebilir, benim kendime edindiğim bir düsturdu bu, mutsuzluk değil de dert derdim yalnızca. Dizide karşıma çıkınca evladımı bulmuş gibi hissettim.
Duyguların Rengi Konusu Film Ne Anlatıyor?
Simeranyada usulü Gassal dizisi incelemesini de bırakayım buraya:
2 Yorumlar
Diziyi izledikten sonra Google’dan 2.sezon ne zaman diye arattığım nadir dizilerden biri çok iyi olmuş dramayla komedinin karıştığı nadirlerden bana göre tabi 🙂
Gassal dizisi için en isabetli yorum olmuş diyebilirim gassal dizisine bu yorumu okuduktan sonra başladım ve bi anda izleyip bitirdim.